- mecaz
- məcaz
Türkçe-Azerice Sözlük. 2009.
Türkçe-Azerice Sözlük. 2009.
mecaz — is., ed., Ar. mecāz 1) Bir ilgi veya benzetme sonucu gerçek anlamından başka anlamda kullanılan söz 2) Bir kelimeyi veya kavramı kabul edilenin dışında başka anlamlara gelecek biçimde kullanma, metafor … Çağatay Osmanlı Sözlük
MECAZ — Yerinden ve haddinden tecavüz etmek. Hududunu aşmak. * (Cevaz. dan) Geçecek yer. Yol. * Edb: Hakiki mânâsı ile değil de ona benzer başka bir mânâ ile veya istenileni hatırlatır bir kelime ile konuşmak. İstenilene benzer bir mâna ifadesi. Meselâ:… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MECAZ-I MÜRSEL — Edb: Kelimenin asıl mânâsıyla mecazî mânâsı arasında benzerlik bulunmasından başka bir alâka bulunmasıyla olan mecazdır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KARİNE-İ MECAZ — Mecaza ait işaret. Kelimenin mecaz olmasını gerektiren, hakiki mânasında alınmasına mâni olan kayıt. Buna Karine i mânia da denir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MECAZEN — Mecaz olarak. Gerçek değil de mecaz yoliyle … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEC. — Mecaz (International » Turkish) … Abbreviations dictionary
GEM VURMAK — Mecaz yoluyla mâni olmak, zabtetmek, bağlamak yerinde kullanılan bir tabirdir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TECEVVÜZEN — Mecaz yoluyla … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İKİ ELİ YAKASINDA OLMAK — Mecaz yoluyla âhiret gününde birinden hakkını aramak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
mecazen — zf., esk., Ar. mecāzen Mecaz yoluyla, mecaz olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
HAKİKAT — (C.: Hakaik) Bir şeyin aslı ve esâsı. Mahiyeti. Gerçek. Doğru. Sahih. Künh. Sâbit ve vâki. * Kadirbilirlik. Sadâkat, doğruluk. Kâinat ve tabiat ve uluhiyet hakkında bütün teşbih ve mecazlardan âri ve zâhir olan gerçek. * Mecâz karşılığı, esas… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük